Bilgi teknolojilerinin gelişmesi ile bir çok işlem bilgisayar ve internet aracılığı ile yapılmaya başlanmıştır. Günlük hayatta yapılan resmi işlemler, bankacılık işlemleri, iletişim, eğitim, üretim, alışveriş gibi işlemler dijital ortamda da yapılmaya başlanınca dijital vatandaşlık kavramı ortaya çıkmıştır. Teknoloji geliştikçe, kullanımı ile ilgili sorunlar giderek ve katlanarak artmaktadır. Bundan dolayı teknolojik davranış ya da teknolojik vatandaşlık ile ilgili davranışların, değerlerin, etik kuralların ve bilincin oluşturulmasının gerekliliği açıktır. Dijital vatandaş, bilgi ve iletişim kaynaklarını kullanırken eleştirebilen, çevrimiçi yapılan davranışların etik sonuçlarının farkında olan, teknolojiyi başkalarına zarar vermeyecek şekilde kullanabilen, internet ortamında iletişim hakkını kullanan, yaptığı paylaşımlarında ve işbirliğinde doğru tutumu sergileyen ve başkalarını da bu yönde teşvik eden vatandaştır.
Dijital vatandaşlık tanımlarında genel olarak “etik” kavramının dijital vatandaşlığın merkezinde olduğu görülmektedir. İnternet sanal bir dünya olduğu için, insanların takibi hukuki yollarla kolay olamamaktadır. İnternet üzerinde suç teşkil eden eylemlerde bulunan kişileri cezalandırmak çoğu zaman mümkün olamamaktadır. Diğer yandan internete dünyanın her yerinden erişim mümkün olduğu için, bir ülkede suç olarak yasallaşmış bir davranış başka bir ülkede suç olarak görülmeyebilmektedir. Bu nedenle herkesin başına bir polis dikmek yerine, kişilerin vicdanının polislik görevini yerine getirmesi gerekmektedir. Dolayısıyla internet söz konusu olduğu zaman, etik kavramının önemi ön plana çıkmaktadır.
E-Devlet kavramı ile devlet kurumlarının artık internet üzerinden de hizmet vermeye başladığı görülmektedir. E-Devlet söz konusu olduğunda dijital vatandaşlık; dijital iletişim kurabilen, e-Devlet uygulamalarını kullanabilen, dijital alışveriş yapabilen, dijital ortamda üretim yapabilen, dijital ortamdan eğitim alabilen ve bu davranışları yaparken etik kurallarına uyan hak ve sorumluluklarının bilincinde olan kişidir. Görüldüğü üzere dijital vatandaşlık, e-Devlet uygulamalarını ihtiyaçları için kullanabilmeyi gerektirmektedir. Türkiye’de teknolojinin hayatın her alanında kullanılmasının getirdiği en önemli sorunlardan birisi; teknolojinin yerinde, hak ve sorumluluklar doğrultusunda etik bir biçimde kullanılmamasıdır.
E-Devlet kavramı ile her vatandaşın iyi birer dijital vatandaş olması zorunluluk haline gelmiştir. Daha önce değinildiği gibi, insanların bu konuda denetlenmesinin zor olması nedeniyle etik kavramı dijital vatandaşlığın temelinde yer almaktadır. Bununla beraber halkın işlerini kısa bir sürede yapabilmesi yönünden e-Devlet uygulamalarını iyi kullanabilmesi gerektiği gibi devletin de daha çok insana kaliteli hizmet sunabilmesi, kaynaklardan tasarruf sağlayabilmesi gibi nedenlerden dolayı dijital vatandaşlık kavramının iyi bilinmesi gereklidir. Hatta devletin bu konuda yurttaşları eğitmesi, ulusal çıkarlarımız açısından bir gerekliliktir.
Dijital vatandaşlığın genel-geçer 9 maddesi vardır. Bu 9 boyut şunlardır:
1- Dijital Etik
Dijital araçları kullanırken başkalarının haklarına saygılı olunması ve dijital araçların ne zaman ve nasıl kullanılacağı sorumluluğuna sahip olunmasıdır. İnsanların bilgisayar başında izlenmesi ve denetlenmesi çok zor olduğu için bir otokontrol mekanizmasına ihtiyaç vardır. Her ne kadar dijital olarak işlenen büyük suçların cezalandırılması söz konusu olsa da teknolojinin sürekli ilerlemesi ve yeni yöntemlerin üretilmesi nedeniyle yasa koyucuların bu hıza yetişmesi imkansız hale gelmektedir. Bunun için insanların etik olarak eğitilmesi ve kendi vicdanı ile neyin doğru, neyin yanlış olduğunun ayırdına varması gereklidir.
2- Dijital Okuryazarlık
Kişilerin farklı teknolojilerin bilinmesi ve bu teknolojilerin doğru kullanabilme becerisine sahip olmasıdır. Bunun yanında dijital ortamda doğru bilgiye ulaşma, doğru bilgiyi üretme ve paylaşabilme bilincinde olunması da dijital okuryazarlık kapsamında değerlendirilmektedir. Dijital okuryazarlık eğitimle iç içedir. Bu bağlamda eğitim-öğretimin içerisinde olmayan kişiler de dolaylı olarak bu sürece çekilmektedir. Bu yönüyle insanların bilinçli birer dijital okuryazar olmasının insan kalitemizi geliştireceği söylenebilir. Dijital okur yazarlığı eğitimciler açısından düşündüğümüzde, öğrenme-öğretme süreçlerinde teknolojiyi kullanabilme becerisidir. Böylece dijital okur yazarlık sayesinde daha verimli bir eğitim öğretimin gerçekleştirilmesinin mümkün olabileceği görülmektedir.
3- Dijital Erişim
Toplumun dijital teknolojiye her yerden, yüksek hızda ve yüksek kalitede erişilebilmesidir. Dijital teknolojiye erişimin mümkün olmadığı bir yerde dijital vatandaşlıktan söz edilemez. Günümüzde internet teknolojisinin her geçen gün yayıldığı, evler ve işyerlerinin çoğunda internetin varlığı gözlenmektedir. Bunun yanında sadece bilgisayar değil, akıllı telefonlar sayesinde de internete erişim artık mümkün hale gelmiştir. İnternet hizmetinin yaygınlaşması ve ucuzlaması sayesinde, düşük gelir gruplarının da bu hizmetten yararlanabildiği görülmektedir. İnternetin bu kadar yaygın kullanılması sayesinde, insanlar günlük hayatlarını kolaylaştırabilecekleri işlemleri internet üzerinden yapmaktadır.
4- Dijital Güvenlik
Dijital araçları kullanırken kullanıcıların kişisel bilgi güvenliğini, donanım, yazılım ve ağ güvenliklerini sağlayabilmeleridir. İnsanların dijital araçları daha fazla kullanmaları, bazı özel bilgilerin de artık dijital ortamda tutulmasını getirmiştir. Özellikle internet bankacığının da yaygın kullanılması nedeniyle, güvenlik zafiyetleri maddi kayıplarla sonuçlanabilmektedir. Bu nedenle hem önemli bilgi hem de paranın korunması açısından güvenliğin önemi yadsınamaz. Dijital araçlar bu kadar yaygın kullanılmadan önce kasalarda veya kilitli odalarda korunan önemli bilgi ve para, günümüzde şifrelerle korunmaktadır. Şifreyi öğrenen veya çözen herhangi birisinin bu bilgilere erişmesi riski nedeniyle dijital güvenlik, dijital vatandaşlık için çok önemli bir boyuttur.
5- Dijital Ticaret
Çevrimiçi ortamda mal ve hizmet satın alabilme bilinci ve yeterliliğinde olunması; çevrimiçi alışveriş ve çevrimiçi bankacılık sistemlerinde bilgi ve veri gizliliğinin korunabilmesi; güvenli internet sayfalarından alışveriş ve ticaret yapma bilincinde olunmasıdır. Dijital ticaret sayesinde insanlar, evlerinden çıkmadan bilgisayar başında hem hızlı hem de uygun fiyata alışveriş yapabilmektedir. Artık satıcılar büyük mağazalar açmak yerine, bir internet sitesi ile satışlarını gerçekleştirebilmektedir. Dijital ticaretin, getirdiği kolaylıkların yanında riskleri de söz konusudur. Alışveriş yaparken; yanılmamak, kandırılmamak ve özellikle kredi kartı bilgilerini çaldırmamak için dijital ticaretin bilinçli yapılması gerekmektedir.
6- Dijital İletişim
Dijital ortamda bilgi alışverişinin yapılabilmesi; dijital ortamda farklı iletişim kaynaklarını kullanabilme becerisine sahip olunması; iletişim kaynaklarının doğru zamanda ve doğru bir şekilde kullanabilmesidir. İletişim insanların dijital araçlarla en çok yaptığı eylemdir. Ancak bize bir çok alanda fayda sağlayan dijital dünyanın sadece iletişimde kullanılmaması gerekmektedir. Kullanıldığı zaman da bilinçli kullanılması şarttır. Aksi halde istenmeyen sonuçlar doğurması kaçınılmaz olmaktadır. Kamu kurumlarında çalışan insanların bilgisayarı, devlet işini yapmak yerine sadece kişisel iletişim amaçlı kullanmaları hoş olmayacak bir durumdur. Bunun yanında insanların dijital iletişimi bilinçli kullanmamaları nedeniyle; hırsızlık veya kavgalara da rastlanabilmektedir. İyi kullanıldığı takdirde hayatımızı kolaylaştıran iletişim araçlarının, etkin kullanılmaması olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir.
7- Dijital Haklar ve Sorumluluklar
Dijital araçları herkesin özgürce kullanabilmesi ve bu araçlar sayesinde herkesin kendini özgürce ifade edebilmesidir. Ayrıca dijital ortamda işlenen suçlar ve yapılan haksızlıklara karşı şikayet hakkının kullanılması ve bu sorumlulukta hareket edilmesi de dijital haklar ve sorumluluklardandır. İnsanların birbirini etkileyebildiği her yerde hukukun varlığından söz edilebilir. İnternette de insanlar birbirlerini doğrudan veya dolaylı olarak etkilediği için, riayet edilmesi gerekli hususlar olmalıdır. Bunların hepsi yazılı olamayacağına göre burada fertlere bir sorumluluk düşmektedir. İnsanların dijital ortamda yaptıkları, hukuki bir sonuç doğurmaması veya kanunlarda yeri olmasa da ahlaki sorunlara yol açmaması için sorumlu davranılması gerekmektedir.
8- Dijital Sağlık
Dijital dünyanın getirdiği fiziksel ve psikolojik sağlık sorunları ile ilgili bilinçli olunmasıdır. Dijital araçların kullanırken, fiziksel ve psikolojik olarak sağlığımıza dikkat etmemiz gerekir. Aksi halde ileride, geriye döndürülemeyecek sorunlarla baş etmek zorunda kalabiliriz. Örneğin; uzun saatler boyunca bilgisayar başında kalmak veya zararlı içerikli internet sitelerine girmek, insanları fiziksel veya psikolojik olarak olumsuz etkileyebilir. Dijital teknolojinin hayatı kolaylaştırmak için bir araç olduğunu unutmadan, sağlığımızı etkileme boyutunda zararlı olacak şekilde kullanmamalıyız.
9- Dijital Kanun
Dijital ortamda geçerli olan kural, politika ve kanunlar hakkında bilinçli olunması; bu kural, politika ve kanunlara riayet edilmesi ve riayet etmeyenlerin uyarılmasıdır. Daha önce bahsedildiği üzere, dijital teknolojinin çok hızlı ilerlemesi nedeniyle; bu yönde yapılan düzenlemeler teknolojiyi geriden izlemektedir. Teknolojinin ilerlemesi için çaba sarf eden insan sayısı, kanun hazırlayan insanların sayısından çok fazla olduğu ve kanun yapıcıların teknolojiyi sürekli takip etmesi beklenemeyeceği için bu durum normal kabul edilmelidir. Bu nedenle çıkarılacak kanunlar ya çok genel olmalı ya da teknolojik gelişmelere uyum sağlayacak kadar hızlı kanun değişiklikleri yapılmalıdır.
Siz de fikrinizi belirtin