Motivasyon, insanı bir şeyleri yapmaya sevk etmek, bireyi harekete geçirmek ve isteklendirmek anlamını taşımaktadır. Diğer bir deyişle kişilerin belirli bir amacı gerçekleştirmek amacıyla kendi arzu ve istekleri ile davranmaları motivasyon olarak tanımlanmaktadır. Motivasyon bir insanı belirli bir hedefe yönlendiren güç demektir ve harekete geçirici, hareketi devam ettirici ve olumlu tarafa yöneltici üç temel niteliği bünyesinde barındıran bir güçtür. Motivasyon kavramı doğrudan eylem ile bağlantılıdır. Performans, üretkenlik ve karlılığı arttırıcı davranışların yerine getirilmesi gerekir. Motivasyon, eylemi başlatılacak yakıt veya enerji rolünü üstlenmektedir.
Her insan, kendisini tatmin eden ve huzur bulduğu durumları arama, rahatsız edici durumlardan da kaçınma davranışı sergiler. Arama ve kaçınma içeren eğilimler, güdülerin yapısında mevcut durumdadır. Bu eğilimlerden hangisi ağır basarsa, ona yönelik güdüler ortaya çıkar. Buna göre, başarı güdüsü, başarılı olma ya da başarısızlıktan kaçınma; arkadaşlık güdüsü ise itibar arama ya da reddedilmekten kaçınma tarzı davranışlara yol açmaktadır. Motive edici gücü düşük seviyede seyreden bir durumun, düşük bir başarı ile sonuçlanması kaçınılmaz bir durumdur.
İnsanlar nasıl harekete geçer ya da nasıl daha iyi davranışlarda bulunur soruları bu alanda araştırmacılar tarafından cevabı bulunmaya çalışılan temel sorulardandır. Motivasyon kavramının kapsamına bireyin amacı, yeterliliği ile ilgili inancı, duyguları, değerleri, beceri ve sosyal ilişkileri dahil olmaktadır. Her şeyden önce kişi yaptığı bir eylemde anlam arayan bir canlıdır. Kişi gerçekleştirdiği iş üzerinde kontrol imkanı varsa, bu iş belirli ölçüde kendi sınırlarını zorluyor ve başarı duygusu hissettiriyorsa ve çaba ile ödül arasında bir ilişki bulunuyorsa, o işte anlam bulur.
İnsanoğlu öğrenir, anımsar, fikir yürütür, ihtiyaç duyar ve istekleri olur. Acıkma durumunda yiyecek ihtiyacını, susama durumunda su ihtiyacını, toplumda diğer kişiler tarafından kabul görme ihtiyacını, başarılı olma ihtiyacını karşılamak üzere harekete geçer ve bu hedeflerini elde etmek için davranışlarda bulunur. Kısacası istekler ve temel ihtiyaçlar insanı harekete geçiren ilk ve temel unsurlar arasında yer almaktadır.
Bir insanın harekete geçmesi için iki neden vardır. Bunlar, belirli bir hedefe varmak ve belirli bir şeyden kaçmak olarak ifade edilmektedir. Bazı insanlar, birtakım şeyleri elde etme düşüncesi ile motive olurlar. Bu tür insanlar, ilerlemeci insan olarak adlandırılmaktadır. Bu insanlar, ödüle tepki verir ve motive olurlar. Bunun sırrı doğru ödülleri keşfetmektir. Bazı insanlar da belirli bir durumdan kaçınmak için motive olurlar. Bu tür insanlara da kaçınmacı insan denilmektedir. Kaçınmacı insan ödül değil ceza ile motive olur. Kaçınmacı insan sadece ceza ile tehdit edildiği zaman tepki verir. Bunun sırrı da yine doğru cezaları keşfetmektir.
İnsanlar dış ve iç dürtülerle harekete geçer. Belki bir insanın içsel duygularını doğrudan etkileyemezsiniz, ama kontrol altında alabildiğiniz dış ödül veya cezalarla o insanın dürtülerinin tatmin edilmesi yönünde beklentiler oluşmasını sağlayabilirsiniz. Ödüller ve cezalar insanın içsel durumunda zaten mevcut olan dürtülere karşılık geldikleri için işe yaramaktadırlar. Ayrıca bunlar üzerinde kontrol sağlandığında ve insanlar kendilerinden istenilen davranışlar karşılığında bunları elde etmek için beklentiye girmektedir. Kısacası bir insanı motive etmek, o insanın içinde zaten mevcut olan bir dürtüyü tatmin etmek anlamını taşımaktadır. Hedef kişide dürtü vardır. Hedefleyen kişide tahmin kaynağı vardır. Dolayısıyla dış motivasyon üç faktöre indirilir. Dürtü, tatmin kaynağı ve beklenti. Bu faktörler bir liderin ustalıkla kullanmayı öğrenmesi gereken faktörler arasındadır. Çünkü bu faktörler, çalışanlar için motivasyon ve kurum için başarı getirmektedir.
İnsanı harekete geçirmek için doğasında var olan özelliklere yönelmek daha yerinde olacaktır. Her insan yeni olan bir şeyi keşfetmeye, sahip olduğu becerileri geliştirmeye, öğrenmeye ve sınırlarını ileri seviyelere taşımaya önem verir. Bu ilgi ve merakın derecesi her insanda farklı oranda bulunsa da insan doğası bu özellikleri bünyesinde barındırır. Bu özelliklerin gün yüzüne çıkması ise önemli oranda doğru ortamla mümkündür. Aslında yapılması gereken şey, insanları motive etmeye çalışmaktan çok, onları engelleyici durumları ortadan kaldırmaktır.
Ödül ve ceza gibi dış etkenlerle insan hareketlerine yön verme alışkanlığı, dış motivasyon unsuruna bağlı insan tipinin tek ve genel geçer olduğu kabulünü getirmiştir. Halbuki insanların yalnızca dış ödüller sayesinde davranış sergilediği doğru değildir. İçsel motivasyona sahip olan insanlar kendi, davranışlarının neticelerinden kazanacakları ödülle değil, davranışların kendisinin verdiği hazla beslenirler.
İçsel motivasyon sahibi bireyleri, harekete geçiren özgürlük, mücadele ve sorumluluk duygularıdır. Bunun sonucunda elde edilen ödüller yan avantajlar olarak görülmektedir. Ödül ve ceza gibi dış motivasyon öğeleri, kısa vadede etkili olmaktadır. İçsel motive edici özelliği taşıyan öğeler ise daha uzun vadede etkisini koruyabilmektedir. Dış ödüller sonuca ulaşmayı hızlandırsa da; çoğunlukla “sürdürülebilirlik” sorunları yaşanır. Hatta sonrasında istenilen davranışı elde etmek için, kişileri her adım ya da girişimleri için ödül bekler duruma getirir. Diğer taraftan içsel motivasyonu yüksek seviyede olan insanların öz saygılarının daha yüksek, sağlık durumlarının da daha iyi olduğu tespit edilmiştir. İçsel motivasyona sahip olan öğrencilerin derslerine daha azimli çalıştıkları ve daha başarılı oldukları; sporcuların daha yüksek performans sergiledikleri, moral bozukluğu gibi olumsuz durumların üstesinden daha kolay geldikleri, psikolojik olarak daha güçlü oldukları görülmüştür. Aynı şekilde çalışanlarda da iş memnuniyetinin yüksek düzeyde olduğu saptanmıştır.
Yararlanılan Kaynaklar
Arkonaç, S. A. (1998). Psikoloji Zihin Süreçleri Bilimi. İstanbul: Alfa Basım.
Hagemann, G. (1997). Motivasyon El Kitabı (Çev. Göktuğ Aksan). İstanbul: Rota Yayın.
Koçel, T. (2003). İşletme Yöneticiliği. İstanbul: Beta Yayınları.
Robbins, S. P. ve Judge, T. (2013). Örgütsel Davranış (Çev. Ed.: İ. Erdem). Ankara: Nobel Yayınları.
Robbins, S. P., Decenzo, D. A. ve Coulter, M. (2013). Yönetimin Esasları (Çev. Ed.: A. Öğüt). Ankara: Nobel Yayınları.
Tınaz, P. (2000). Çalışma Yaşamında Motivasyon Kuramları. İstanbul: Mercek Yayıncılık.
Siz de fikrinizi belirtin